Bu dizi kesinlikle benim için çok ayrı bir yerde olacak. Olay örgüsü olarak çok da mükemmel değildi ancak bu olayları işleyiş biçimleri o kadar harikaydı ki soluksuz izledim diziyi. Özellikle sinematografik açıdan pişmiş bir diziydi... Her bölümde birbirinden farklı mesajlar ve her sahnede birbirinden özel anlar vardı. Diziye ilk başladığımda asla böyle bir şey beklemiyordum ancak beklentilerimi çokça aşarak bana birçok duyguyu hissettiren ve kesinlikle psikolojik bir dizi diyebileceğim çokça özelliğe sahip bir yapım oldu. Umarım bu tarz bller gelmeye devam eder.
Dizinin sinematografisi o kadar mükemmel ki... Her sahnesini ayrı ayrı övebilirim. Diziye başlarken sıradan aşko kuşko bir k-bl olacak sanmıştım ancak bölüm süresiyle bile zaten farkını ortaya koydu. Sonrasında kurgusu beklediğimden farklı çıktı, yine sıradan bir olay örgüsü vardı ama psikiyatrist ile olan konuşmalar olsun, bazı ucu açık bırakılan sahneler olsun, sahnelerin çekim şekli olsun bir anda gerçekten derin bir dizi izlenimi verdi ve sonradan fark ettim ki gerçekten öyle. Ciddi anlamda dizinin çekim şeklinin değişimlerinden tüm gün bahsedebilirim, özellikle bu bölümde sahile girdikleri anda değişen çekim beni oldukça etkiledi. Ayrıca sörf sahnesinde mutlu oldukları anların arasındaki koyu dalgalar ve en sonda değişen renk paleti o kadar profesyonelce işlenmiş ki kafayı yedim. Ayrıca ikilinin konuşmaları her zaman sanki biz de oradaymışız gibi hissettiriyor. Normalde ne bl sektöründe ne de kdrama sektöründe diyologlar yaşanırken kendimi içinde hissettiğim anlar olmaz, daima bir dizi olduğunu fark ettiren şeyler olur ancak burada öyle değil, ciddi anlamda sahnenin içindeyim. Konuşmalar anlamlı görünmesi adına gereksiz edebiyat barındırmanın aksine günlük hayatta duyabileceğimiz gerçekçi bir edebiyat barındırıyor ve dizinin ikinci bölümünden bu yana sahnelerde bir melankoli hissi işliyor içime. Bu his mutlu sahnelerde dahi var. Ah normalde to my star favori blimdir çünkü eciş bücüş şeylerden ziyade daha realist bir senaryosu ve karakterleri var ancak daha altı bölüm izlememe rağmen bu bl favorim olacak gibi. İçimde angst biteceğiyle alakalı bir korku var ve nedense uzun süre etkisinden çıkamayacağımı hissediyorum. Kore bl sektörü bu diziyle yeni bir çağ açtı diyebilirim benim için.
Muhtemelen birkaç hata sonra kendimi yine burada bulacağım ama şimdilik görüşürüz Seojoon ve Jiwoo
Bu dizi cidden beni aşırı etkiliyor. İlk bölümünden son bölümüne kadar abartı tatlılıkta ve gerçeklikten uzak olay örgüsüne sahip bllerden farklı oldu. İkilinin ilişkisi asla garip gelmedi ya da yaşanan olaylar gerçek dışı olmadı. Jiwoo'nun bir yıllık ortadan kayboluşu bile aslında günlük hayatta yaşanan bir sebepten dolayıydı.
Kadın bedava parayı sevmem dediğinde Seojoon'un nasıl hissettiğini düşünüyorum da... Jiwoo ile ilk tanıştıklarında o da aynı şeyi söylemişti. Ah Jiwoo ah kafayı yedirtiyorsun bana, ikinize de kıyamıyorum ama böyle yapmana da gerek yoktu.
Şu zamana kadar bir sürü bl izledim ama hiçbiri to my star kadar etkilemedi beni. Belki de ellinci izleyişim ama asla sıkılmıyorum hatta her izleyişimde daha da heyecanlanıyorum. Şimdi böyle güzel bitmişken ikinci sezonu da tekrardan izleyip psikolojimi bozmak istemiyorum.
Fazla yakınlaşmayalım deyip sevgili olan Jiwoo kararlılığından istiyorum.